Tasarım Yaklaşımı
Valens Kemerinin kentsel ölçekte yarattığı eşik etkisini azaltmak için kemer nişlerinden uzanan aksların etkisini arttırmak hedeflenmiştir. Bu bağlamda peyzaj kurgusu ve işlevsel bağlantılar bu akslardan referans almıştır.
Tasarlanan tüm peyzaj ve yapı bütünleşik bir kurguda ele alınmıştır. Mevcut ağaç dokusunu koruyarak, peyzaja minimumda müdahale ederek kullanıcıya deneyim mekanları sunmak hedeflenmiştir. Peyzajın arasından geçilip gidilen yollar, kullanıcıya bir rota oluşturmakta ve farklı deneyimler sunmaktadır. Atatürk Bulvarı’ndan Ziyaretçi Merkezi’ne doğru açılan koridor topografyada bulunan mevcut ağaç dokusuna göre tasarlanmıştır. Bu koridor aracılığıyla Ziyaretçi Merkezi’ne doğru yönlendirme sağlanırken, koridor çeperindeki dolu yüzeylere bilgilendirme panosu görevi yüklenmiştir. Bu sayede Ziyaretçi Merkezi sergi deneyimi peyzaja da taşınmıştır.
Yapı, mevcut parkın alt kotunda, toprakla hemhal bir sergi mekanı olarak kurgulanmıştır.
"Toprakla hemhal olma; Valens su kemerinin yanında O’nun silüetini etkilememek üzere yokluğun içinde az müdahale ile kendini var etme anlamında bir tasarım girdisi olmuştur."
Valens silüetinin yanında belli belirsiz var olmak ve peyzajla hemhal olmak ana kararlardır. Ana işlevin sergi olduğu yapı, topografyanın içinde topografya ile beraber var olan bir kabuk altında kurgulanmış deneyim mekanına merkezlenir. Burada kabuk tasarlanırken mevcut topografyanın kotları kullanılmıştır.